Geçen gün bir film
izledim. Bir İngiliz filmiydi sanırım. Toplumda itilip kakılan birkaç tip
birleşip haksızlığa karşı savaşıyor. Polis adil değil, sokak serserileri, uyuşturucu
ticareti yapanlar v.s. Ve hedeflerini belirliyorlar. Konuşma aynen şöyle.
Uyuşturucu çeteleri, yolsuz
polisler, sokak serserileri, Müslümanlar. İşte size batının Müslüman’a bakışı.
Hangi kategorideyiz? Ha sokak serserisi, ha Müslüman. Ha uyuşturucu çeteleri,
ha Müslüman. Alt tarafı bir film işte. Evet, film ama bir insanın aklından
geçen şeyler değilse neden film olsun ki? Neticede fikir ne ise zikir de odur.
Hayır, onlar çok demokrat
insanlar böyle düşünmezle diyorsanız, işte size İsviçre’deki referandum sonucu.
Minaremizden rahatsız oluyor insanlar. Müslüman’dan rahatsız, camiden rahatsız,
minareden rahatsız. Şuraya cami yapalım diye tartışma olduğunda karşı çıkan
bizim zevatı hatırlıyor musunuz? Kulakları çınladı mı bilmiyorum. Benzerlik var
mı? Onu da size bırakıyorum.
Tek tek her Avrupa devletinin fikrine ihtiyaç
yok. İsviçre biliyorsunuz Avrupa’nın özüdür. Irklar ve dinler topluluğudur.
Avrupa’nın fikir ortalaması isviçredir.
Ezan sesinden rahatsız olup
sesini kıstıran muhterem ülkem insanları,
sizce Türkiye’li mi, yoksa İsviçrelimi? Onu da siz bulun.
Çocukluğumuzda Gedikpaşa’da
ermeni kilisesi vardı. Pazar sabahları kilisenin çan sesi ile uyanırdık.
Dinleneceğimiz gündü Pazar. Okul yoktu çünkü. Ama her Pazar sabah uykumuz rezil
olurdu çan sesi ile. Kimseye müracaat etmedik bu çan sesi bizi rahatsız ediyor
diye. O kilise yerinde duruyor. Hala orada insanlar oturuyor. Ve hala şikâyet
eden yok. Biz mi daha uygar, yoksa Avrupalı mı? İşte terörle özdeşleştirdikleri
Müslüman tavrı, işte demokrasi havarisi olan Avrupalı.
Bir Müslüman ülkesinde Hıristiyan
inançları ile dalga geçen, aşağılayan bir tavır gördünüz mü şimdiye kadar? Ama
onlar her gün ya Peygamber efendimizle ilgili karikatür çizerler, ya
aşağılayıcı bir bahane bulurlar.
İnternet sitelerinden
bazıları yasaklıymış diye AİHM e başvurmuşlar. Alt tarafı bir site. İsteyen
başka kanaldan giriyor aslında. Ama ticaret var ucunda, para kazanmak var ucunda.
Site yasaklanması özgürlüğün kısıtlanmasıymış. Ama müslümanın ibadethanesine
kısıtlama özgürlük değil. Onların hakkı.
Uygar diye bizi Avrupa
kapısında senelerdir bekleten politikacılarımız bunları görür mü bilmem. Asıl
barbar sizlersiniz, asıl gerici sizlersiniz, asıl irtica sizlersiniz diyerek müracaatımızı
geri alacak yiğit bir politikacı gerek bize.
Demokrasimizin gelişmesi
için onlara ihtiyacımız yok. Artık insanımız gerçeği gördü. Ülke neden bu hale
geldi biliyor. Demokrasi bizim sorunumuz. Ama bunun için kırıp dökmeye gerek
yok. Hukuki yoldan, demokratik yoldan mücadelemiz sürecek elbet. Bizi
istiyorlarsa onlar gelip kapımızda beklesin. Uygar olan biziz. Tahammülsüz olan
onlar çünkü.
1.12.2009
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder