Öncelikle sokakta her gördüğümüz asker kişinin
darbe planlamak için oralarda gezdiğini düşünmekten vazgeçelim. Asker kişilerde
şahsi işleri için, görevleri icabı dışarıda bir yerlerde olabilirler. Hatta
dostları vardır herkes gibi, bir cafe de falanda görebilirsiniz onları.
Genelkurmay başkanlığından
yapılan açıklamanın hiç biri doğru değildir ön yargısı ile hareket etmek
kimseye fayda getirmez. Her kurumun kendine göre bir işleyişi vardır. Bu
kurumun da kendine göre aslında rutin olan bazı işleri, toplum tarafından
bilinmediği için hemen şüphe ile bakılıyor. Eğer bu asker marangoz deniyorsa
niye inanmayalım.
Darbe planlamak başka bir şey,
idari işler başka bir şey. Hem darbe planını bizzat Genelkurmay başkanlığı
planlayıp devreye sokmaz. Genlekurmay başkanlığı darbeci değildir. Bütün
bunları söylerken, hani peşin hükümlü, kararını vermiş, hem de hiçbir şey
bilmeden kararını varmış insanlara söz anlatmaktan bahsetmiyorum. Onlar ne
anlatırsanız anlatın anlamaz ve hiçbir zaman olanları algılayamaz. Çünkü
öğrenmeye açık değil, hüküm verilmiş.
Hep insanlara şunu söylerim. Eğer pozitif
olarak ispatlanmış bir şey yoksa bir konuyu tam anlamadıysak, ya da bir şey
yapmak için düşünülecek alternatifler hala varsa, karar vermeyin. Çünkü karar
verince beyin alternatif üretmeyi bırakır. O zaman verdiğiniz yanlış kararla
kalırsınız.
Darbe yok demek, her askeri darbecilikle
suçlamak kadar abestir. Nasıl darbe yok dersiniz ki? Geriye dönüp bakarsanız
darbeleri görürsünüz. O zaman darbe yoktur, bunu yapmak için çaba sarf eden de
yoktur demenin bir anlamı kalmaz. Her sabah Güneşi görmek gibi bir şey bu. Her
gün güneş görünür diyorsunuz, adam diyor ama bulutlu günde görünmez. Öyleyse
güneş yoktur. Bunlara bir şey anlatmaya çalışmayacaksınız.
Darbeyi bazı birimlerdeki, işi aslında darbe olmayan,
kendine bunu vazife edinmiş, daha sonra bundan nemalanmış bazı insanlar hazırlar.
Bunların hepsi asker değildir. Okullar karıştırılacak okul ayağı vardır.
Sendikalar ayaklandırılacak sendika ayağı vardır. Hukuki baskılar kurulacak
hukuk ayağı vardır. Eylem gerçekleştirilecek provokasyon ayağı vardır. Cinayet
işlenecek tetikçileri vardır. Ülkede çok anormal şeyler oluyor diye göstermek için,
darbe yapılacak grubu öcü olarak tanıtmak için, basın ayağı vardır. Bütün
bunları finanse etmek için finans ayağı vardır. Daha önce de yazdığım gibi öyle
bakkalla kasap bir sabah kalkıp darbe yapmaz yani.
Bir kere şu iyi bilinmeli ki, silahlı
kuvvetlerimizin görev yapan hiçbir ferdinin normalde bu işlerle ilgisi yoktur.
Onlar topunun, tankının başında her gün olağan eğitimini yapar. Gazetelerin
başlık attığı gibi “genç subaylar rahatsız” falan değildir. Genç subaylar
işinin başındadır. İşi de darbe değildir.
Eğer işgalde görev yapmak için yapılanmış bir
birim bunun için hazırlanmışsa, darbe planları yapmışsa ki öyle görünüyor, bu
birimin tamamının yine bu tarz bir eylem içinde olduğu kanaatinde de değilim.
Genelkurmay başkanını suçlar tarzda açıklamalar maksadını aşan açıklamalardır.
Hatta bu gibi insanların hedefinde, Genelkurmay başkanı bile olabilir.
Bulunan silahlar, tutuklu
bulunanların ifadeleri, dinlemeler(yasal dinleme olmayabilir, delil
sayılmayabilir)böyle bir çalışmanın varlığını gösteriyor. Bu tür bir yapılanma vardır,
ama bu yapılanmanın adı TSK değildir. Demokrasinin daha da gelişmesi ile TSK
içindeki bu yapılanmadan zaten kendisi kurtulacaktır. Çünkü en büyük zararı bu
yapılanma veriyor. İnsanların şüphesinden çok TSK yı yıpratan bu yapılanmadır.
AKP düşmanlığı nedeni ile bunlar gitsin de
ordu gelsin mantığında olanlar yanlış yoldalar. AKP seçimle gelmiştir, seçimle gidecektir.
Ancak bunun içinde aldığım bazı maillerde” bunların seçimle gideceği yok,
görüyorsunuz seçimde cahil insanlar oy veriyor, bunlar yine seçiliyor, tek yol
ordu göreve el koymalı” diyenler var. İktidar partileri her zaman hata yapabilirler.
Muhalefet onun için vardır. Halka yanlışları anlatacak, medya haksızlıkları,
yolsuzlukları duyuracak, halk ona göre oy verecek. Eğer muhalefetin politikası
orduyu göreve çağırma üzerine kurulu ise, medyanın işi plazalar yapmak,
ihaleler almak ise bu iktidar tekrar seçilecek demektir. Çünkü artık insanlar
demokrasi istiyor. Dağdaki çoban da bunu istiyor, şehirdeki kasapta.
TSK nın tamamını darbeci
olarak nitelemek, işte darbeci zihniyette olanların istediği bir şeydir. Halkı
ordusuna düşman etmek. Şu iyi bilinmelidir ki, 11 Eylül gecesi uyandırılan genç
subaylar da” ihtiyar subaylar da” darbe için kalktıklarını bilmiyorlardı. Hatta
görev verilip dağıldıklarında, normal bir güvenlik görevine gittiğini sanan
subaylar(çünkü sıkıyönetim vardı, böyle görevler olağan bir şeydi),yolda
radyodan darbe yaptıklarını öğrendiler desem, bilmem inanır mısınız?
02.01.2010
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder