9 Ağustos 2014 Cumartesi

BÜTÜN TÜRKİYE UYANDI SİZDE UYANIN SAYIN ÇÖLAŞAN



Kızılay’ın Ankara’da ve İstanbul Fatih Camii’nde çadır kurmak gibi bir görevi yokmuş. Daha önce böyle bir şey görmemişiz. Görmezsiniz tabi,99 da deprem olduğunda deprem bölgesinde bölgeye kuracağı çadırı da yoktu Kızılay’ın. Yardım yapacak malzemesi de yoktu Kızılay’ın. Şimdi var. Kızılay bu milletin örgütüdür, milletin olduğu her yerde Kızılay vardır Sayın Çölaşan.

“Erbakan da her fani gibi bir gün ölecekti. Ama onun ölümü sonrasında Genelkurmay’ın üzüntü bildirisi yayınlayacağını, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin cenaze töreninde 1. Ordu Komutanı düzeyinde temsil edileceğini, bazı general ve üst rütbeli subaylar tarafından uğurlanacağını, kırk yıl düşünsem aklıma getirmezdim.
Demek ki ben çok safmışım!”

Hayır, Sayın Çölaşan saf falan değilsiniz. Siz gelişime ayak uyduramayan bir irticasınız.  Orada toplanan kalabalığın hepsi saadet partili değildi. Millet uyandı, kurumlar uyandı. Bakın CPH nin güneydoğu ile ilgili hazırladığı raporda ne var.”Bölgedeki faşist, dinsiz, Ergenekoncu algıyı değiştirmeliyiz” diyorlar. Bunu TSK da anladı. Cenaze töreninde hiç kimsenin aleyhinde slogan atılmadı. Mum yakılmadı. Sizi hayal kırıklığına uğratan subaylar aksine alkışlandılar. Millet; tıpkı Libya olayında olduğu gibi bütün kurumlarını bir arada görmek istiyor. Çünkü bunların hepsi bir bütünün parçaları. Rakipleri değil.

“Gerekirse silah kullanın, demokrasiye balans ayarı yaptık” diyenler kendi kurumları içinde elimine edildiler. Çünkü bunlar normal davranışlar değildi. Çünkü millet, “elinize silah veren biziz. Bunu bizim huzurumuzu bozacak dış güçlere karşı kullanmak için verdik” dedi.”Bu silahların parasını biz verdik, namlusunun bize çeviremezsiniz “dedi.”Atanmış her kişi, bize efendi olsun diye atanmadı. Bize hizmet etsin diye atandı. Balansımızın ne durumda olduğuna siz karar veremezsiniz “dedi. Lider diye benimsedikleri bir insanın Ahirete intikalinde ordusununda yanında olmasından hoşnut oldu ve onun için alkışladı. Bir siz hoşnut değilsiniz, bir de sizin gibi kâğıttan asker diyenler.

Her kurumda çağa ayak uyduramayan insanlar olabilir. Önemli olan bunu anlamak. Çünkü insanlık gelişim içindedir. İnsanlık değişim içindedir. Tıpkı sizin daktiloyu bırakıp bilgisayar kullanmanız gibi. Ama çağa ayak uydurmak sadece daktiloyu emekliye ayırmakla olmuyor. Zihninde çağa ayak uydurması gerekiyor. Giyimi ve inancı nedeni ile çağ dışı diye nitelediğiniz insanlar bile çağa ayak uydurdu. Bir siz uyduramadınız. Birde kâğıttan asker diyenler. Gerici dediğiniz insanlara darbe yapılmadı diye” hayal kırıklığı yaşıyorsunuz.” O küçümsediğiniz insanlar mı gerici, yoksa bütün bu gelişmeleri algılayamayan siz mi gerici?

Ya o dinozor çağlarından çıkıp buraya geleceksiniz, ya da daha çok hayal kırıklığı yaşayacaksınız Sayın Çölaşan.

3.3.2011


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder