30 Ocak 2015 Cuma

CUMHURİYET REJİMİNİN PAPYONU



Çankaya köşkünde sökülen cumhurbaşkanlığı forsunun yerine papyon takalım ve köşkü boş bırakalım. Başbakan başka bir yerde otursun. Çünkü Ak partililer cumhuriyetin faziletlerinden olan papyonu takmıyorlar.

Geçen gün bir arkadaşla kitapçıda dolaşırken Soner Yalçın’ın “”dokunan yanar” adlı kitabını görünce “okudun mu “dedi. Okumadım ama niyetliyim dedim. Üyesi olduğum sitelerde kitabı bulamayınca tam o kitapçıya gidecektim ki, Soner Yalçın’ın “inadına papyon” lafını duydum.

Cumhuriyet denen rejimi sadece papyon ve mini etek seviyesine indiren bir adamın doğruların da bile bir papyonluk, bir minilik vardır. Biz mini değil, bütün dünyayı içine alan bir etki sahası düşünüyorken, papyon papyon yürüyen ördeklerden öğreneceğimiz bilgi olmadığını düşündüm. Kitabı almaktan ve okumaktan vazgeçtim.

Benim cumhuriyet rejimi ile ilgili bilmediğim şey var demek ki, bir yerde mutlaka papyon ve mini etek lafı geçmesi gerekiyordur ama ben kaçırmışımdır diye düşündüm. Biraz baktım bunları buldum.

“Yönetiminin özelliği, seçim esasına dayanan bir yönetim oluşudur. Seçimin, gerek seçme gerekse seçilme hakkı açısından belli bir kişiye, belli bir gruba, belli bir sınıfa ait olmayıp; bütünüyle millete ait olmasıdır.

Cumhuriyet rejimi, devlet yaşantımıza, siyasi yaşantımıza egemenliğin bir kişiye, bir gruba, bir sınıfa değil, doğrudan millete ait olduğu gerçeğini kazandırmıştır.

Cumhuriyet rejimi, bütün vatandaşları yasa önünde eşit sayar, onlar arasında hiçbir ayrıcalık tanımaz, onların devlet yönetimine eşit olarak katılımını sağlar. Vatandaşların temel hak ve özgürlüklerini devlet teminatı altına alır.

Cumhuriyet akla, mantığa, bilime, toplumun gereklerine ve ihtiyaçlarını gidermeye en uygun ve insana değer veren bir devlet yönetim biçimidir. “Cumhuriyet, fikir serbestliği taraftarıdır.” İnsanın, dolayısıyla toplumun gelişme ortamını hazırlayan, koruyan en iyi yönetim biçimidir.

Cumhuriyetin özelliklerini anlatan bu metinde papyon ve mini etek lafı hiç geçmiyordu. Öyleyse Uğur Dündar ve Soner Yalçın bildiğimiz cumhuriyetten bahsetmiyordu. Ahlaki çöküntünün adını cumhuriyet koymuştu.

İngiltere’ye bakarsanız krallık, Hollanda’ya bakarsanız krallık, İspanya yine öyle. Amerika’da başkanlık sitemi var. Hele Japonya’da imparator Akihoto’nun başında olduğu “üniter parlamenter anayasal monarşi” dedikleri yönetim biçimi içler acısı. Zerre kadar faziletten nasiplenmemiş toplumlar.

Uzaya uydu gönderen adamlar papyonsuz, faziletten uzak son derece barbar adamlar. Uydu aracına bir mini etek bile giydiremediler. Hele ilk cep telefonunu bulan adam Martin Cooper, tam bir yobaz. Ne papyonu var ne mini eteği. 





Şu Albert Einstein var ya, kalkmış  ( E = mc2   )  diyor. Ahmak senin papyonun bile yok nasıl dersin? Soner’in papyonundan bütün fizik kavramları dökülürken sen de kim oluyorsun.

Bütün bilimi, insanların özgür ve hakça yaşamasını papyona ve eteğin yukarı kısımlarına sıkıştıran bu zavallılar, etek boyu kısaldıkça bilimin ortaya çıkacağını sanıyorlar. 

Etek boyu kısaldıkça sadece popo ortaya çıkar. Ey zavallılar! Şimdiye kadar poposu ile buluş yapan bir bilim adamı tanıdınız mı? Ama biz sizin gibi poposu ile fazileti yakalayan, papyonu ile cumhuriyete sahip çıktığını sanan ahmaklar gördük.  

30.1.2015

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder