Önümüzde
bizi bekleyen çok büyük sorunlar var. Çözüm için gerçekten çözüme katkı
sağlayacak şeyler söylemek gerek. Söylemek için de her konuda empati gerekiyor.
Çözüm diye çözümsüzlüğü sunmak yumağı büyütmeye yarar.
Kemal
Kılıçdaroğlu’nun bütün partilerle görüşme düşüncesi bu konuda olumlu bir adım.
Özellikle bu sorunlar yumağının yaratıcısı olan bir geleneğin temsilcisi olan
bir partinin başında olduğu için önemli. BDP zihniyeti yaklaşık 30 yıldır var.
Atatürk’ten bu yana yaklaşık 75 yıldır ipi karışık bir şekilde sarıp önümüze
koca bir yumak olarak indiren zihniyet işte bu Kılıçdaroğlu’nun başında olduğu
zihniyettir.
Terör
sorununa salt ülkede silahlanıp maksatları Kürtlere özgürlük getirmek isteyen
bir örgütün varlığı ile bakmak Dünya’yı ve ülke siyasetini okuyamamaktır. Bunu
beceremeyen insanların da lider konumunda partilerin başında olması ise içler
acısı bir durumdur.
Demirel’in
meclis komisyonundaki sözleri yaşadığımız kargaşayı ortaya koyuyor.”Ülkeyi bu
hale darbeler getirdi” derken diğer yandan 28 Şubatın haklı gerekçelere
dayandığını söylüyor. İşte size bu halde oluşumuzun asıl nedeni.
Tek
başına yaşamadığımız bir Dünya var. Enerji kaynaklarının olduğu coğrafya var ve
biz bunun tam ortasındayız. Dünya’ya yöne veren, şekil veren hâkim
devletlerinin sizin üzerinizden yaptığı planları doğru okuyacak, karşı
hamleleri doğru yapacaksınız. Dünya’ya akıllı insanlar yön verir, akılsızlar bu
çarkın içinde evrilir.
Tıpkı
insanlar gibi kavimlerin de kaderi vardır. İnsan nasıl kendisi için belirlenen
çerçeve içinde doğru veya yanlış karar vermek durumundadır, devletler de
öyledir. İyi yönetimler refaha, kötü yönetimler yıkıma götürür.
Aslında
Osmanlı’nın yıkılışından sonra yön veren devletler farklı bir harita düşünmüştü.
Sevr bunu gösteriyor. Ancak şartlar yerine gelmemişti ve oluşmadı. Vaz mı
geçildi? Hayır, geçilmedi bunu her fırsatta deneyecekler,deniyorlar.
Onların
istediği imparatorluk bakiyesinden daha parçalı bir yapı çıkarmak. Yaklaşık 75 yıldır biz bunu önleyici bir
sistem üzerine yapılanmak yerine, bunu destekleyici sistemi benimsedik. Adına
Kemalizm denilen bir sistem ile bir araya toplamak yerine, tek tipe dönüşmeye
çalıştık. Bunu sağlamak için baskı kuruldu, yasaklar uygulandı. Bunu sadece
etnik olarak ele almak yanlış olur. Etnik olarak yeni bir ırk yaratmaya
çalışırken yeni bir din yaratmayı da denedik.
Yeni
bir ırk ve yeni bir din yaratmada başarılı olamadık ama hoşnutsuz bir toplum
yaratmada başarılı olduk. Birileri bunu kullanarak insanların dağa çıkmasını sağladı.
Bunun planlayıcıları biz değildik. Sevr’in yapıcıları idi. Uygulayıcıları
bizdik. Bizim Kemalist zihniyet yani.
Dindarlara
beyni yıkanmış, gerici falan derler ama asıl beyni yıkanan kendileridir
farkında olmazlar. Öylesine yıkanmış ki, eğer ses kayıtları doğru ise çoluk
çocuk demeden rövanş almaktan söz edebilecek kadar. Hiç bir dindar kimseyi
öldürmedi şimdiye kadar. Ama onlar ve yarattıkları terör belası binlerce cana
mal oldu bize.
İnsanların
uyandığını çoğunluğun tabi, oyunu fark ettiğini anladılar. Çözüm için bütün
çabaları engellemeye çalışıyorlar. Onların etkisi ile beyni yıkananlar hala
farkında değil. Bir sistem varsa ve devam ediyorsa, onu değişmek isteyenlere
karşı direnmesinden daha tabii ne olabilir?
Silahları
bırakın gelin çağrısına olumlu cevap vererek Habur’daki olayı yaratmak sizce
nedir? Devlet gelin dedi ama onlara birileri terörist gibi gidin dedi. Çözüme
yanaşmayanların bertaraf edilmesi normal değil mi? Ne zaman çözüme bir adım
atılmışsa karşı hamle gelmiştir. Uludere nedir peki? Bunların hepsi, eskisi
gibi birçok şey artık yasak değil diyen devlete karşı halkın yine kin ve nefret
duymasını sağlayacak provokasyonlardır.
Bu
gün belki şimdilik çözüm sayılacak maddelerle gelmese bile, Sevr kurucularının
zihniyetini temsil ve uygulayan CHP nin sorunu anladığını, katkı sağlayacağını
düşünmek acaba fazlaca saflık mı olur?
Bu
yüzden CHP nin çözüm için partilerin bir araya gelmesini düşünmesi bile bir
ilerlemedir diye değerlendiriyorum. İnsanların provoke eylemlere takılmadan,
bunları Sevr sahiplerinin atakları olarak görüp ona göre davranması oyunu
bozacaktır.
Siyaset
bir satranç oyunudur. Doğru hamleyi yapan kazanır. Milletçe bu doğru hamleden
yana olmak lazımdır. Önemli olan CHP nin de doğru hamle yapanlardan yana mı
olacağı, yoksa doğru yaptığını sanarak Küresel güçlere hizmete devam mı
edeceğidir.
09.06.2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder