9 Ağustos 2014 Cumartesi

CHP KLASİĞİ Mİ ÇÖZÜM İÇİN GÖRÜŞME Mİ?



Önümüzde bizi bekleyen çok büyük sorunlar var. Çözüm için gerçekten çözüme katkı sağlayacak şeyler söylemek gerek. Söylemek için de her konuda empati gerekiyor. Çözüm diye çözümsüzlüğü sunmak yumağı büyütmeye yarar.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun bütün partilerle görüşme düşüncesi bu konuda olumlu bir adım. Özellikle bu sorunlar yumağının yaratıcısı olan bir geleneğin temsilcisi olan bir partinin başında olduğu için önemli. BDP zihniyeti yaklaşık 30 yıldır var. Atatürk’ten bu yana yaklaşık 75 yıldır ipi karışık bir şekilde sarıp önümüze koca bir yumak olarak indiren zihniyet işte bu Kılıçdaroğlu’nun başında olduğu zihniyettir.

Terör sorununa salt ülkede silahlanıp maksatları Kürtlere özgürlük getirmek isteyen bir örgütün varlığı ile bakmak Dünya’yı ve ülke siyasetini okuyamamaktır. Bunu beceremeyen insanların da lider konumunda partilerin başında olması ise içler acısı bir durumdur.

Demirel’in meclis komisyonundaki sözleri yaşadığımız kargaşayı ortaya koyuyor.”Ülkeyi bu hale darbeler getirdi” derken diğer yandan 28 Şubatın haklı gerekçelere dayandığını söylüyor. İşte size bu halde oluşumuzun asıl nedeni.

Tek başına yaşamadığımız bir Dünya var. Enerji kaynaklarının olduğu coğrafya var ve biz bunun tam ortasındayız. Dünya’ya yöne veren, şekil veren hâkim devletlerinin sizin üzerinizden yaptığı planları doğru okuyacak, karşı hamleleri doğru yapacaksınız. Dünya’ya akıllı insanlar yön verir, akılsızlar bu çarkın içinde evrilir.

Tıpkı insanlar gibi kavimlerin de kaderi vardır. İnsan nasıl kendisi için belirlenen çerçeve içinde doğru veya yanlış karar vermek durumundadır, devletler de öyledir. İyi yönetimler refaha, kötü yönetimler yıkıma götürür.

Aslında Osmanlı’nın yıkılışından sonra yön veren devletler farklı bir harita düşünmüştü. Sevr bunu gösteriyor. Ancak şartlar yerine gelmemişti ve oluşmadı. Vaz mı geçildi? Hayır, geçilmedi bunu her fırsatta deneyecekler,deniyorlar.

Onların istediği imparatorluk bakiyesinden daha parçalı bir yapı çıkarmak.  Yaklaşık 75 yıldır biz bunu önleyici bir sistem üzerine yapılanmak yerine, bunu destekleyici sistemi benimsedik. Adına Kemalizm denilen bir sistem ile bir araya toplamak yerine, tek tipe dönüşmeye çalıştık. Bunu sağlamak için baskı kuruldu, yasaklar uygulandı. Bunu sadece etnik olarak ele almak yanlış olur. Etnik olarak yeni bir ırk yaratmaya çalışırken yeni bir din yaratmayı da denedik.

Yeni bir ırk ve yeni bir din yaratmada başarılı olamadık ama hoşnutsuz bir toplum yaratmada başarılı olduk. Birileri bunu kullanarak insanların dağa çıkmasını sağladı. Bunun planlayıcıları biz değildik. Sevr’in yapıcıları idi. Uygulayıcıları bizdik. Bizim Kemalist zihniyet yani.

Dindarlara beyni yıkanmış, gerici falan derler ama asıl beyni yıkanan kendileridir farkında olmazlar. Öylesine yıkanmış ki, eğer ses kayıtları doğru ise çoluk çocuk demeden rövanş almaktan söz edebilecek kadar. Hiç bir dindar kimseyi öldürmedi şimdiye kadar. Ama onlar ve yarattıkları terör belası binlerce cana mal oldu bize.

İnsanların uyandığını çoğunluğun tabi, oyunu fark ettiğini anladılar. Çözüm için bütün çabaları engellemeye çalışıyorlar. Onların etkisi ile beyni yıkananlar hala farkında değil. Bir sistem varsa ve devam ediyorsa, onu değişmek isteyenlere karşı direnmesinden daha tabii ne olabilir?

Silahları bırakın gelin çağrısına olumlu cevap vererek Habur’daki olayı yaratmak sizce nedir? Devlet gelin dedi ama onlara birileri terörist gibi gidin dedi. Çözüme yanaşmayanların bertaraf edilmesi normal değil mi? Ne zaman çözüme bir adım atılmışsa karşı hamle gelmiştir. Uludere nedir peki? Bunların hepsi, eskisi gibi birçok şey artık yasak değil diyen devlete karşı halkın yine kin ve nefret duymasını sağlayacak provokasyonlardır.

Bu gün belki şimdilik çözüm sayılacak maddelerle gelmese bile, Sevr kurucularının zihniyetini temsil ve uygulayan CHP nin sorunu anladığını, katkı sağlayacağını düşünmek acaba fazlaca saflık mı olur?

Bu yüzden CHP nin çözüm için partilerin bir araya gelmesini düşünmesi bile bir ilerlemedir diye değerlendiriyorum. İnsanların provoke eylemlere takılmadan, bunları Sevr sahiplerinin atakları olarak görüp ona göre davranması oyunu bozacaktır.

Siyaset bir satranç oyunudur. Doğru hamleyi yapan kazanır. Milletçe bu doğru hamleden yana olmak lazımdır. Önemli olan CHP nin de doğru hamle yapanlardan yana mı olacağı, yoksa doğru yaptığını sanarak Küresel güçlere hizmete devam mı edeceğidir.

09.06.2012






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder