3 Aralık 2015 Perşembe

3.DÜNYA SAVAŞI

Komplo teorileri üretilirken oturup roman gibi yazmıyor insanlar. Bazı belgeler ve olgular üzerinden fikir üretiyorlar, olacaklar üzerinde tahminler yürütüyorlar.

Bu teoriler aslında öyle uçuk, kaçık fikirler değildir çoğu zaman. Devletlerin geçmiş davranışları, yöneticileri veya onları yönetenlerin uyguladıkları metotlar üzerinden yürünür.

Yakın tarihimizde iki dünya savaşı yaşamış olan dünyanın, üçüncü dünya savaşını da yaşaması ihtimal dışı değil. Hatta göstergeler bu yönde. Kutsal kitaplarındaki metinler ne diyorsa sanki adım adım uyguluyor gibiler.

1871 yılında üç dünya savaşı ile ilgili yazılmış bir mektup görüyoruz. Yeni Dünya Düzeninin fikir babası İsveç masonları büyük üstadı Albert Pike’nin,  Bavyera İllimünatlarının başı Guiseppe Mazzini’ye yazdığı mektup.

Buradan anlıyoruz ki İllimünati 1871 yılında üç dünya savaşını da proğramlamış. Yaşanılan iki dünya savaşı, mektupta yazılanlarla örtüşüyor. Üçüncü savaş ne kadar örtüşecek bilmiyoruz ama gelişmeler mektuba paralel gidiyor görüntüsü veriyor.

Bu mektupta Albert Pike 1.Dünya savaşı için “1. Dünya Savaşı, İllimünati’ye Rus Çarlığı’nı yıkarak, bu ülkeyi Ateist Komünizmin bir kalesi yapmak için gereklidir. Britanya ve Alman İmparatorluğu içindeki örgütümüz bu savaşı tetiklemeli, savaşın sonunda Komünizm kurulmalı ve dinleri zayıflatmak amacıyla diğer hükümetleri yıkmakta kullanılmalıdır" demekte.

2.Dünya savaşı için ise “ 2. Dünya savaşı faşistler ile Siyonistler arasındaki farklılıkların kışkırtılmasıyla tetiklenmelidir. Bu savaşın sonunda faşizm yıkılmalı, Siyonizm Filistin’de bağımsız bir devlet kuracak kadar güçlenmelidir. Enternasyonal komünizm, savaştan Hristiyan dünyası ile denge içinde bir güç olarak çıkmalıdır ki, ona çıkaracağımız son karışıklıkta ihtiyacımız olacaktır”  diyor.

3.Dünya savaşı için de “ Siyonistlerle İslam âlemi arasında İllimünati ajanlığının sebep olacağı farklılıkların körüklenmesi ile tetiklenmeli. Bu savaş, öyle bir savaş olmalı ki, İslam ve Siyonizm birbirini yiyerek yok etmeli. Bu arada diğer uluslar fiziki, ahlaki, ruhsal ve ekonomik yıkımlara sürüklenerek bölünmeli. Öyle bir sosyal kaos yaratılmalı ki, herkes dinleri kanlı şiddetin temel sebebi olarak görmeli ve insanlar mutlaka ateizme yönelmeli. Netice de Lucifer’in saf ve mutlak doktrininin manifestosuyla Hristiyanlık ve ateizm de silinmeli. Bu sayede bir taşla, iki kuş vurulmuş olunacak” diyerek, kuracakları yeni dünya düzenindeki dinlerin yerini ve onun yerine bütün devletlerin içinde yer alacağı yeni bir din düzenini anlatmaktadır.

Irak’ta ki bölünme, Müslümanların mezhep farklılığı diyerek bir birini öldürmesi, İran'ın fitne unsuru olarak görevini yapması, Mısır’da ki kargaşa, Suriye’de neredeyse bütün dünyanın içine girdiği savaş.

Dikkat edilirse İslam barbarlık, cinayet, kafa kesme imajı ile dökülen her damla kan ile “kanlı şiddetin temel sebebi ve sorumlusu” olarak dünyaya sunulmaktadır. Mektuptaki dinlerin sorumlu olması cümlesine paralel gitmektedir.

Siyonistler İsrail devletini kurduğu günden bu yana kesintisiz kan akıtmakta, Müslümanları katletmektedir. Mektupta dinlerin sorumlu tutulmasına her iki dinin de “kanlı şiddetin temel sebebi ve sorumlusu”  prensibine uydurulduğu görülüyor.

Amerika’da İllimünatların evanjelist kilise örgütlerini yönlendirdikleri bir gerçektir. Evanjelistlerin dünyayı fethedecek bir mezhep olduğunu söylemektedirler.

Daniel Wickvire vahiy kitabındaki olayları Armagedon-Kıyamet savaşına götüren boyutunu yorumlayarak, savaşın İsrail’de olacağını, Fırat'ın boşalacağını, askerlerin kuru toprak üzerinden geçeceğini söylüyor. GAP projesi Fırat'ı boşaltmış gibi görünüyor. Wickvire bunu 50 yıl önce söylüyor.

Bizim inancımıza göre gaybı sadece Allah bilir. Bu yorumcuların bildiğini değil, olayları bizzat hazırladıklarını söylüyoruz. Bir binanın temelini atarsanız, eğer tabii bir felaket olmazsa üstüne bina çıkılacağı bellidir.

Bütün bunları göz ardı etsek bile, Müslüman olmayanların Müslümanlara düşmanlığı, onların ekonomik kaynaklarını paylaşmaktaki hırsları, kendi aralarında savaştırsa bile, savaşın Müslüman topraklarda olacağı ve yine Müslümanların zarar göreceği kesin görünüyor.

3.12.2015







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder