30 Ağustos 2014 Cumartesi

“HOP” UNUZ



Arap baharının mimarı, Arapların kendileri zannedenler yanıldıklarını aradan geçen zamanda anlamadılarsa bundan sonra anlarlar. Otoriter rejimdeyken zincirli prangalı köle olan Araplar, bahar ayağına etrafı çevrili alanda yaşayan köle haline getirildi.

Biz buna Arap baharı dedik. Aslında biz demedik dedirttiler. Bölgeye baharın falan geldiği yoktu. Bu zihniyet devam ettiği sürece daha bir müddet geleceği yok.

Geçen yıl yeni yazmaya başladığım bir ulusal gazete “ulusalcılar gibi düşünüyorsun bu yazıyı koymayalım” deyince bırakmıştım yazmayı. İşte o yazı http://www.huryildiz.net/yazar.asp?yaziID=810  bu linkte duruyor. Ben burada duruyorum. Tunus,  Mısır, Libya v.s haritadaki yerinde.

ABD de başkan değişince politikaların değiştiğine inanmak kadar saf bir ifade arap baharı. ABD deki baharın Ortadoğu ya uyarlaması idi bu bahar. Hani vampir Bush dan sonra bahar gelmiş, Amerikalılar Obama’yı seçmişti ya. Hani bir de Obama nın Müslüman olduğu söylentileri çıkmıştı ya.

Dünya politikaları değişecekti. Bütün dünyada oluşan ABD nefreti ile mücadele edeceklerdi. Göz göre göre kan emici olmak işlerine gelmiyordu. Ayrıca insanlar yutmuyordu artık. Bölge ülkelerinde çok iyi anlaştıkları seçimle gelen, fakat hiçbir seçimde nasılda değişmeyen otoriter rejimler sözde baharlarla devrilecek, halk kendisi vampir görevi üstlenip yıllardır itiraz etmedikleri liderlerini boğazlayacaktı.

Öyle oldu. Liderler bir bir devrildi, boğazlandı. ABD öldürdüğü zaman kan emici olduğu bu manzarada itiraz edilecek bir şey yoktu. Hayırlı bir iş gerçekleşmişti. Kiminde 30 yıl, kiminde 40 yıl paşa paşa oy verdikleri liderler bir anda ABD dostu olmakla suçlandı, bağımsızlık hareketi aslanlar gibi başladı meydanlarda.

Her bahar hareketinin, her boğazlanan liderin ardından orada ABD uydusu kukla bir yönetim kuruldu. İstenen buydu. Nasıl Obama Müslüman gibimsi idi, Ortadoğu halkları da devrimi başarmış meydanlarda özgürleşmiş gibimsi idi.

Ancak hesaba katılmayan bir şey vardı. İnsanlar uyanmaya başlamış kukla mukla, bahar mahar, uydu muydu nedir biraz çakmaya başlamıştı. Özgür seçim yapılınca, tıpkı Türkiye de olduğu gibi kafalarına uygun buldukları birine oy vermeye başladılar.

Hâlbuki plan vatandaşın istediğine oy vermesi değildi. Vatandaş ABD nin işaret ettiğine oy vermeli idi. Bunu gören uydu sahibi  “ hop ”unuz dedi. Bölgede Müslüman etkisi olmayacak, hatta adında Müslüman lafzı geçmeyecek. Sen kimsin kafana göre oy veriyorsun.

Sisi denilen bir alçak bu “hop” unuz deme görevini üstlendi. Ve dedi. Bir süre benimle gideceksiniz, sonra seçim olacak ama kafanıza göre oy verirseniz yine “hop” unuz derim dedi.

Sisi nin yularını tutan uyducu hesaba katmamıştı. Hani sosyal medya aracılığı ile insanlar toplanıp boğazlama işlemi yapmıştı. İşte şimdi de uyanan insanlar o yolla toplanıp köleliğe son, uyducu işime karışma demeye başladı.

Elinde silah olan güçlüdür. Katliamlar yapacak, kontrol sağlanmazsa daha büyüklerini yapacak. Bu alçakların adının Müslüman adı olduğuna bakmayın, hepsi İslam düşmanı, hepsi yabancı uşağı, vatan değil belki ama millet hainidirler. Çünkü vatan sadece onlarındır.

Şimdi Türkiye dâhil bütün bölge ülkelerinde insanlar sahte ABD baharına bu defa kendileri “hop”unuz diyecek.. Kolay mı olacak? Olmayacak. Mısır da SİSİ, bizde gezi, ağaç, ağaç değil mesele gel diyen alçak sanatçılar olacak. Şimdiye kadar baba tarafından görevlendirilmiş iktidar yalakalığı yapan, asıl görevi içten vurma olan gazeteciler renklerini belli edecek.

Rengi her zaman belli olan, kendi ülkesinden başka bütün ülkelere hizmet eden, yabancı gazetelere ilan veren alçaklar olacak. Değişimi asla hazmedemeyen, her şey elimizdeydi bunlar nerden çıktı diyen büyük kuklacının küçük kuklaları olacak.

Ancak; gerek sivil, gerek SİSİ tarzı bir eyleme kalkışacak olanlar çok iyi düşünmeli. Artık eskisi gibi olmayacak. Sokağa çıkma yasağı gibi bir saçmalığı kimse dayatamayacak. Radyodan “yönetime el koydum sizin iyiliğiniz için” diyemeyecek. Elimde silah var güçlüyüm diyemeyecek. Belki katliamlar yapacak lakin asla hâkim olamayacak kuklacılar.

Biz bunu sivil yolla yaparız diyen geziciler de iyi bilmeli ki; insanlar Mısır da silaha karşı seçtiği insanı korkmadan koruyorsa, size karşı pekâlâ koruyacaktır. Siz çatışmadan korkmazsanız, onlar hiç korkmaz.

Çevreniz bakın Irak, Suriye, Mısır v.s.Hâkim olma şansınız yok. Sadece kaos, yıkım, ölümler olur. Sonuçta yine ülkenin gerçek sahibi kazanır. Yani bu ülke yerinde duracak, yönetim gerçek sahiplerinde olacak.

Siz de fabrikasını falan kaybetmiş müstafi kaçkın zenginler olacaksınız. Size maşalık yapan sanatçı bozuntuları itibarsız, aylık geliri iyi olan alçaklar olarak anılacaklar. Yıkmak yerine, hükümetin hatalarını el birliği ile dile getirip dünyanın çalkantıda olduğu dönemi daha az hasarla atlatmayı denemek daha sağlıklı bir yol olsa gerek.

Masadaki bütün kartları kullanacağınızı biliyoruz. Demokrasinin sandık olduğunu, seçileni beğenmeyince ondan kurtulmanın yolunun başka birini seçmek olduğunu siz de öğreneceksiniz.

4.8.2013



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder