Emekli hukukçuları
dinliyoruz, hepsi Türkiye’nin değil kâinatın muhteşem hukukçuları olmuşlar. "Gidişatı
beğenmiyoruz, laik cumhuriyet tehdit altında,
bir şeyler yapmalıyız" diye askerlerin konuşmasının
suç sayılmayacağını, çünkü Türk Silâhlı Kuvvetler İç Hizmet Kanunu'nun 35.
maddesinin, orduya "cumhuriyeti koruma kollama"
görevi verdiğini söyledi. Bu durumda, askerle birlikte, gazetecilerin, "ülkeyi
kurtarmalıyız" biçimindeki sohbeti de hukuki sonuçlar doğurmayacak.
Bu insanlar
yıllarca hukuk sistemimizin üst noktasında yer almış bir insanlar. Kararlar vermiş.
Verdiği kararlar bu mihverde ise beklide hepsini yeniden ele almak gerek. Zira birçok
insan mağdur olmuş demektir.
Cumhuriyet
tehlike altındaymış. Kime göre ve hangi mantığa göre tehlike altında. Başbakan
ne diyor.”ikinci parti olursam giderim.”Ne demek bu ey hukukçular. Şeriat var mı
bu cümlede? İrtica var mı bu cümlede? Demokrasi dışı yollarla geldim ve gitmem
demek var mı bu cümlede?
Milletin oyu ile
geldim ve millet beni seçmezse, hatta muhalefete bile razı değil, iktidar
olamaz ikinci olursam giderim diyor.
Peki, siz kim
oluyor da hukuk dışı, demokrasi dışı yollarla iktidarı devirmeye çalışıyorsunuz.
Tehlikemi? Hangi tehlike?
Oy veren
insanlara sordunuz mu? Tehlike olarak görüyorlar mı? Siz kim oluyorsunuz da
benim adıma tehlike belirliyorsunuz. Bende sizi tehlike olarak görüyorsam ne
yapacağız.
Bana göre de bu
ülkede Müslümanları tehlike gören, ikide bir irtica safsatası yaratanlar tehlike.
Şimdi toplanıp darbemi yapmamız lazım.
Oturup darbe konuşmak,
plan yapmak, hatta planı yürürlüğe sokup kaos yaratmak suç değil. Çünkü darbe
olmamış ki.
Darbe
gerçekleştikten sonra, darbecilerden hesap soracaksınız öylemi? Bu kadar
zavallı bir zihniyet olur mu?
Darbe sabahı uyanıp,
darbeyi yapanları yine tv. lerde boy gösterip tenkit edeceğini mi sanıyor bu
zavallı zihniyet. Artık darbeciler sizi yargılayacaktır. Siz onları değil.
12 Eylül sonrası birçok
insan yargılandı. Bunlardan biri de ittifakla çok değerli bir insandı dediğimiz
Muhsin Yazıcıoğlu değil mi?7,5 yıl yattı içeride,5,5 yılı hücre olmak kaydıyla.
Mesele darbe
olmasının normal karşılanmasında. Eğer normal karşılanmazsa bu defa darbe
zihniyetinde olanlar, darbe öncesi hazırlıkları yapmayacak, karanlık güçler
ülkede kaos ve çatışma ortamı yaratamayacaklardır. Çünkü hadi gel darbe yap
diyecekleri kurum olmayacak.
Hangi yürek kabul
ediyorsa bu fidanların hücrede yatmasını, ipte
Sallanmasını, ben
bunların insanlığından bile şüphe ederim.
Kim geri getirebilir
gönül adamı, Türk-İslam sevdalısı Muhsin’imizi. Yazık değil mi hücrede geçen yıllarına.
Ve sonunda da beraat ettiği bir sebepten üstelik.
Yazıklar olsun
böyle hukuk adamlarına, yazıklar olsun böyle hukuka.
31.03.2009
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder