MİT’İN YIPRANMASI KİMİN İŞİNE YARAR?

Tarafına göre olaya bakış açısı kargaşayı başlatıyor. Her fikir sahibi kendi penceresinden, saldırmak ve alaşağı etmek için kurguluyor. Önceki yıllarda MİT’in adını bile ağzına almaya korkanlar şimdi aklına geleni boca ediyor. Az bir zaman önce sivil darbe diyenler de bunlardı. Hem sivil dikta var, hem de daha önce ismini anmaya korktukları insanlara ve kurumlara saldırıyorlar. Garip bir durum değil mi?

Akı selim ile bu insanların ülke menfaatine bir şey düşündüklerini görmedim şimdiye kadar. Mutlaka bir yerlerden kurgulu olarak kampanya başlatır ve aynı dili konuşurlar. İrtica yaygaraları dış kaynaklı çıktı. Ama eş zamanlı olarak bizde de kurgulandı. Yıllarca insanlar bu şekilde uyutuldu.

Halbuki bir gazeteci böyle sansasyonel bir olay yaratıldığı zaman kendine bu soruyu sorar.”Bu olay kimin işine yarayacak” Tabi beyni başka bir kaynağa bağlı değilse. Eğer bağlı ise olay bahane, saldırıya başlarlar.

Bu tür kurguları yapanların birden çok hedefi olabilir. Hatırlarsanız Uludere olayı kurgusunda telsiz konuşmaları bile maksatlarını yansıtmıştı.” Ordu bundan sonra operasyon yapamaz” demişlerdi.

KCK dan dolayı sorguya almayı düşünmek ülkeyi korumaktan çok,KCK yı korumak neden olmasın? Birileri belki artık” MİT bundan sonra KCK yı rahat bırakır” neden demesin ki?

Hatırlarsanız Hakan Fidan göreve geldiği günlerde en çok rahatsızlığı İsrail duymuştu. Bunu da Amerikan ve İngiliz gazeteleri duyurmuştu. İsrail’in menfaatine uygun olmayan olaylarda bizde eş zamanlı terör ve benzeri şeylerin yaşandığını biliyoruz. Mavimarmara ile İskenderun baskını bunlardan biri idi.

Hakan Fidan göreve geldiğinde Oda Tv ve Aydınlık sistemli olarak Fidan aleyhine yayın yapmışlardı. Bu yayınların İsrailli gazeteci Rafael Sadi ile eş zamanlı yaptıkları açığa çıkmıştı. Fıratnews ile dirsek temasında oldukları da açığa çıkmıştı diğer taraftan.

Hakan Fidan’ın göreve gelme zamanı ile KCK nın kurulma zamanı pek çakışmıyor. Hal böyle iken madem öyle KCK yı yönetmekten suçlama yerine KCK ve PKK kurulurken aklı neredeydi sayın savcıların.

Hani 12 Eylül öncesi gelişmelerinin kurgu olduğunu, irtica diye bir tehlikenin var olmadığını 30 yıl sonra anlamıştık. Bana öyle geliyor ki; irtica miadını doldurduğundan şimdi de isim değiştirerek cemaat kurgusunu 30 yıl sonra anlayacağız.

Yargı hükümetin emrine girdi diyenler, hükümetin göreve getirdiği insanı sudan sebeple yargıladığını nasıl izah edecekler. 50-100 kişi tutuklanınca Ergenekon bitti diyenler olsa bile bu olaylar bitmediğini gösteriyor.

Asıl görevlerinden biri örgütlere sızmak, bilgi toplamak olan bir kurumu böyle uydurma suçlamalarla yargılamaya kalkarsanız hangi MİT mensubu görevini huzurla yürütecektir? Tek istihbarat örgütünü atıl hale getirirseniz bu kimin işine yarayacaktır düşündünüz mü?

10.2.2012