2 Eylül 2014 Salı

MEZARDAKİ KOMUTANLAR



Kazım Çillioğlu; Tunceli il Jandarma Komutanı-Hulusi Sayın; Jandarma Korgeneral-İsmail Selen; Jandarma Korgeneral-Bahtiyar Aydın; Tuğgeneral Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı-Rıdvan Özden; Jandarma Albay Mardin İl Jandarma Alay Komutanı-Temel Cingöz; Tuğgeneral Adana Jandarma Bölge Komutanı-Cem Ersever; Jandarma Binbaşı

Yukarıda isimlerini zikrettiğim komutanları hatırlayan var mı? Bu isimlerin hepsi Jandarma Genel Komutanı rahmetli Eşref Bitlis’in birlikte çalıştığı değişik rütbelerdeki komutanlar. Hiç biri hayatta değil, hepsinin şüpheli ölümleri var. Beni Ergenekon, içerideki paşalar, gazeteciler ilgilendirmiyor.

Beni ilgilendiren insanlardaki yanlış algı. Tutuklanan asker kişi olunca veryansın ediyorlar. Bunlar vatanseverdi, bunlar terörle mücadele etti diye. Bu şüpheli ölüme kurban giden insanlar da vatanseverdi, terörle mücadele ediyordu. Artık şüpheli dediğimiz, adına intihar dediğimiz ölümlerin de intihar olmadığı, cinayet olduğu ortaya çıkıyor. Ama bazı çevrelerin nedense hiç sesi çıkmıyor. Madem askerinizi seviyorsunuz, madem ordu yıpratılmasın diyorsunuz, bu öldürülen insanları neden asker olarak görmüyorsunuz?

Sizce vatansever olmak darbe yapmak mıdır? Sizce terörle mücadele etmek demek gerekirse terör örgütü ile işbirliği yapıp kendi askerini katletmek midir? Sizce terörle mücadele etmek internet sitesi kurup, meşru hükümet aleyhinde yayın yapmak mıdır? Aslında düşünülse ne kadar utanç verici bir durum olduğunu anlaşılır. Bütün şehit olan bu komutanların ölümleri incelendiğinde hepsinde şüpheli durumların olduğu görülüyor.

Asker sever, postal yalayıcılar bu komutanlara neden duyarsızdır dersiniz? En son Albay Kazım Çillioğlu’nun mezarı açıldı ve yeniden inceleme yapıldı. Adli Tıp Kurumu rapor hazırladı. Bu rapora göre intihar etti denilen albayın saçında arsenik bulundu, kürek kemiğinde kurşun deliği tespit edildi, kaburgalarının kırık olduğu görüldü. Şimdi bu şehitlerimin katillerinin bulunmasını istemek asker düşmanlığı mı oluyor? Peki, bunlara duyarsın kalıp, bir örgütün varlığı nedeni ile tutuklanan askerlere sevdalı olanlara postal yalayıcıları demek hata mı olur?

Sanıyorum Kemal Burkay’ı dinlediniz veya okudunuz. PKK ile ilgili görüşlerini öğrendiniz. Bu yönde görüşlerin toplumda hâkim olduğunu hala bilmiyor veya kabul etmiyorsanız, daha kaç komutanın kürek kemiğinden kurşun deliği çıkmasını bekliyorsunuz?1994 yılında PKK yurt dışına çıkarılırken kimin “hepsini çıkarmayın 500 kişilik bir grup kalsın lazım olur” dediğini merak etmiyorsanız kimin avukatlığını yapıyorsunuz o zaman?

Ben bu şehitlerimizin aslında PKK sorununda çözüme katkı sağlayacak insanlar olduğunu, çözüm istemeyen tarafların şehit ettiğini biliyorum. PKK kamplarında teröristlerle kol kola olan yazarları ve onlara sahip çıkanları görüyor ve bunlara hala gazeteciler tutuklu diyorsanız, bu intihar ettiği söylenen şehitlerin kemiklerini sızlatıyorsunuz bunu bilin.

Ben isimler üzerinde durmuyorum. Varsa bir örgüt adı beni hiç ilgilendirmiyor. Ben şehit edilen bu insanlarında asker olduğunu söylüyorum ve bunların katillerinin bulunmasını istiyorum. Postal yalayıcılarına da diyorum ki; bu şehitlerde askerdi, birazda şehit olanların askerlerin postalını yalamayı deneseniz nasıl olur?
**

3.2.2012










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder