Başlangıçta
öldürülen teröristler için özellikle kadın vurgusu neden yapıldı onu anlamadım.
Bunlar kadındı sömürüsü üzerinden biraz yol alınmak istendi ama sonra millet
kimliklerini öğrenince çöküp kaldı medyamız.
Zaman
zaman rastladığımız haberlerdendir sokakta veya bir başka yerde bir pitbull
köpeğinin birilerine saldırdığı haberleri. Aranızda saldıran köpek acaba dişi
miydi yoksa erkek mi diye merak edeniniz oldu mu? Köpek köpektir işte dişisi
erkeği olmaz ki.
Elinde
silahla dağda gezmiş, birçok eyleme ya karışmış ya da hazırlanması safhasında
görev almış yahut finans işlerini yürütmüş. Bizim için fark etmiyor, terörist
teröristtir. Orada adresleri belli bir şekilde şimdiye kadar yaşadıklarını
bizim devletin basiretsizliğine, beceriksizliğine bağlasınlar.
Sebebi
ne olursa, faili kim olursa olsun üç terörist ölmüştür. Şimdiye kadar orada
yaşadıklarına ve aslında tarafımızdan bilindiklerine göre bunu devlete yıkma
çabaları da boşa çıkmıştır. Keşke bu tür operasyonları yapabilseydik.
Şimdi
cenazeleri buraya gelecek diye telaş içindeyiz. Bizim vatandaşımız olduklarına
göre kendi toprağına gömülme hakkı vardır. Çünkü bu itlerin hepsi Türk vatandaşı
değil. Aslında öldürülen pkk’lıların başka ülkeden olması durumunda şimdiye
kadar yapılmayan bir şeyi yapmak gerek. İran vatandaşı ise Ahmedinejad’a,
Suriyeli ise Esed’e kargo ile göndermek gerek.
Daha
önce yaşadığımız bazı tecrübeler muhtemelen paçavralarını açacaklarını, devlete
ve millete söveceklerini söylüyor. Bu olaylarda organizasyonu BDP ve KCK nin
yaptığı hepimizin malumu.
Ancak
bu defa durum biraz farklı. BDP’liler daha temkinli açıklama yapıyor, Paris
cinayeti ile ilgili devleti suçlayıcı konuşmalardan uzak duruyorlar. Çünkü
failin kim olduğunu çok iyi biliyorlar. Daha önceki bütün faili meçhullerde de
çoğunun pkk’nın iç infazı olduğunu bildikleri gibi.
Oslo
görüşmeleri kaç yıl devam etmiş. Sonunda terör örgütü güvenilmez olduğunu
ispatlamış, basına sızdırmıştı. Habur şova dönüştürülmüştü. Şimdi ne yapacaklar
göreceğiz.
Başbakan
da aptal değil, terör sorununu çözmek için görevlendirdiği insanlar da aptal
değil. Bizim gördüğümüzü mutlaka görüyorlar. İlerlememizin ve sözü dinlenen bir
dünya devleti olmamızın önünde büyük bir engel olduğunu biliyorlar bu sorunun.
Çözümü
için ellerinden geleni yapıyorlar. Bazı çevrelerin dediği gibi hainlik falan
yapmıyorlar. Terörden beslenenlerle aynı düşünüp, çözümsüz kalmasını isteyenler
asıl hainin kendisidir. Görüşmelere ayrı bir anlam yükleyen CHP nin ne menem
açıklamaları da, icat ettikleri Kemalizm zihniyeti ile böldükleri ülkeye tam
sınır çizmekten başka bir şey değil.
Parti
sözcüsünün “başbakan Hüseyin Aygün’ü görüştüğü için tenkit ediyor ama kendileri
İmralı ile görüşüyor “açıklaması konuya değil, Türkiye ye Fransız olduklarının
ispatıdır. “İyi çocuklar” diyerek görüşme ile silah bırakılıncaya kadar
operasyonlara devam edilecek diyerek çözüm aramanın aynı şey olmadığını
görmeyecek kadar kör bir muhalefet.
Dağdakilerle
görüşmeler 80’li yıllardan beri sürüyor. Tek farkı var o dönemlerde bir nalına
bir mıhına vurulurdu. Şimdi vurulan yer belli. Nasıl ki 70’lerde üniversitede
okuyan gençler,50’lerin sonunda okulda olay çıkaran gençleri bilmiyor ise, bu
günkü gençlerde 12 Eylülü hazırlayan olaylara sebep olan öğrencileri bilmiyor.
Bazı milliyetçi çevreler tekrarlanan olayları okuyamıyor. Bu yüzden benzer
olayları yaşayıp duruyoruz.
Ülkemizi
ve milletimizi hepimiz seviyoruz. Ancak ülkemizi karıştırma çabaları maske
değişerek devam ediyor. Milliyetçi gençlerimizin kavrayamadığı bu durum, çözümün
önünde engeldir. Çözümden yana olan hiç kimse ülkeyi bölelim, alın size bu
tarafı verelim demiyor. Güle oynaya askere gönderdiğimiz gençler, güle oynaya
evlerine dönsün istiyor. Çocuğu askere giden bu çevrelerden arandığımı, doğuya
göndermemek için çözüm aradıklarını biliyorum. Biraz samimi olalım.
Bütün
mesele asırlardır birlikte yaşayan insanların, birlikte yaşamak isteyip
istememesindedir. Eğer bu isteklerinde samimi ise BDP, bu defa provoke etmeden Paris’ten
gelecek cenazeleri çözüm isteklerine uygun olarak defnederler. Bu cenazelere
bazılarının sandığı gibi devlet tören falan yapmamaktadır. Her zaman olduğu
gibi kendi törenleri yapacaklar.
Sanki
bir diplomatımız şehit edilmiş de devlet tören yapacak gibi algı oluşturmasın
kimse. Mantıklı düşünmenin ötesinde duygularımızı hepimiz söylüyoruz. Bana göre
öldürülen bu üç kadın, yaygarası yapıldığı gibi melek falan değildi. Yani benim
için cinsiyetini sorma gereği duymayacağım bildiğiniz pitbull işte.
16.1.2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder